Artık pandeminin geçen yıl boyunca—hem politik, hem de ekonomik—pek çok probleme yol açtığı gerçeği bir sır değil. Dünyada geri eski haline dönme yolunda olan bölgeler olsa da, diğer ülkeler halen daha COVID-19’un mide kaldıran sıkıntılı etkilerini hissetmektedir. 

Örneğin Kolombiya, korona virüsün yıkıcı etkilerini halen daha derinden yaşamaktadır. Ülkede şiddet olayları, protestolar ve fakirlik meydana gelmiştir. Bu durumda bir vatandaş ne yapabilir? Diğer her şey başarısız olduğunda bazı şeyleri nasıl kendi kontrolü altına alabilir?

Görünen o ki kripto muhtemelen çıkış yolu olabilir.

Kargaşanın hakim olduğu bir ülkede olmak

Her ülkenin finansal sistemleri genellikle ilgili devletin hükümetiyle yakından bağlantılı haldedir. Bunun anlamı, politik ve ekonomik çalkantılar baş gösterdiğinde, hükümete karşı genel bir güven azalmasını beraberinde getirebilir. Bu güven kaybı ise sonuç olarak finansal düzlemi olumsuz etkileyebilir ve kargaşa meydana geldiğinde, ilgili ülkelerin para birimleri sıkıntılı süreçlere girebilir. İşte bu noktada insanlar şöyle düşüncelere dalar: param bankada güvende mi?

Diğer taraftan, konu kripto paralar olduğunda tam tersi söz konusu görünmektedir. Kripto’nun merkezsizleştirilmiş doğası, insanlara bir otonomi hissi verebilir, insanların kendi finansları üzerinde gerçekten güç sahibi olmalarını sağlayabilir. Kripto ile, insanlar artık finansal kuruluşların veya hükümetlerin insafına kalmazlar—merkezsizleştirme, herkesi aynı seviyeye getirir. 

Kripto ile paranızı güvende tutma

Bitcoin (BTC) gibi kripto para birimleri, değer saklama varlığı (veya güvenli liman para birimi) olarak harika bir duruş örneği sergilemektedir, bu sayede bunlar, paranızı güvende tutmanın makul bir yolu olarak karşımıza çıkmaktadır. Ama buna dalmadan önce, değer saklama aracının ne demek olduğunu ve bir varlığı bu bağlamda iyi değerlendirmek için hangi özelliklerin gerektiğini öncelikle tanımlayalım. 

Değer saklama aracı nedir?

Basitçe anlatmak gerekirse değer saklama aracı, zamanla değerini koruyabilen bir varlık anlamına gelmektedir. Bir başka deyişle bugün değer saklama aracı olması umuduyla bir varlığı satın alacak olsanız, bunun zamanın testinden geçmede başarılı olması ve değerini gelecekte koruması beklenir. 

İyi bir değer saklama aracı varlığın özellikleri nelerdir?

İyi bir değer saklama aracının iki özelliği bulunur: sağlamlık ve az bulunma.

Bir dolarla bir elma aldığınızı düşünelim. Satın alma sonrasında mutlaka bir asli değeri söz konusu olacaktır—sonuçta herkes yemek yemek zorundadır. Ama bir elmayı birkaç yıl boyunca bir kasada saklarsanız, değerini zaman içinde saklamayı sürdüreceğini düşünür müydünüz? Bu noktada muhtemelen hiçbir kıymetinin kalmayacağını söylemek çok zor olmayacaktır. 

Peki ya kuru makarna gibi daha bozulmayan bir şeyler satın alsaydık ne olurdu? Bu durumda değerini korur muydu? Bu, büyük ihtimalle birkaç yılın sonunda elmadan daha iyi bir durumda olurdu, ve burada sormamız gereken diğer soru da şu: “kuru makarna bulmak ne kadar zor?” Buradaki mesele, pişmemiş kuru makarnanın ucuz ve kolay erişilebilir olmasıdır. Ne kadar fazla kuru makarna yapılırsa, değeri de o kadar aşağı iner, böyle olması da değer saklama aracı olma potansiyelini ortadan kaldırır. 

Değer saklama aracının uygun var sayılabilmesi için bu özelliklerin ikisine birden sahip olması gerekir. 

BTC neden iyi bir değer saklama aracı olabilir

Artık iyi bir değer saklama aracının hangi özelliklere sahip olması gerektiğini bildiğimize göre, BTC’nin zaten sağlam ve az bulunur olduğunu görüyoruz: (1) herhangi bir fiziksel olarak kapladığı alan mevcut değil ki bunun anlamı, sağlamlık konusunun problem olamayacak olmasıdır; ve (2) maksimum 21 milyon tedarikiyle BTC az bulunur özelliğe sahiptir. 

Buna ek olarak Bitcoin’in değer saklama aracı olma iddiasını daha ileri taşıyacak farklı birkaç özelliği de vardır:

İlk olarak bu araç, depolanabilir özelliğe sahiptir. Bir varlığı değer saklama aracı olarak elde tutacaksanız, büyük ihtimalle bunu depolayacak yere de ihtiyacınız olacak. Altın gibi daha geleneksel bir varlıkta muhtemelen bir kasa veya depoya ihtiyacınız olacaktır. BTC’de ise tüm ihtiyacınız olan, bir Bitcoin cüzdanıdır. 

BTC yalnızca depolanabilirlikle kalmayıp, bunun yanında taşınabilirdir de. Altını depolamak için ihtiyaç duyacağınız kasa veya depoyla karşılaştırıldığında (ki bunların pek taşınabilir olmadığını söylememize gerek bile yok), BTC’yi depolamak için telefonunuza ve bir uygulamaya ihtiyaç duyarsınız. Sonuçta Bitcoin dijitaldir, bu yüzden dünyadaki tüm BTC’lere sahip olsanız bile, bunların hepsi cebinize sığacaktır. 

Bitcoin ayrıca kolayca bölünebilir özelliktedir. Başlayabilmek için bir tam BTC satın almanız gerekmez çünkü her bit Bitcoin, satoshi denen 100 milyon birime ayrılabilir (0.00000001 BTC). Şimdi bunu altınla ve küçük miktarlarda altını bir başkasına taşıma stresiyle karşılaştırın. Uff. 

Geçen yıl boyunca BTC’nin değeri yükseldiği için, parasını saklamak isteyenler için güvenlik büyük ihtimalle önemli bir faktör olacaktır. Şanslıyız ki Bitcoin kolayca doğrulanabilirdir, bir başka deyişle bunun sahtesini veya kopyasını yapmak neredeyse tamamen imkansızdır. Bunun nedeni, BTC’nin üzerine kurulmuş olduğu blok zincir teknolojisinin sürekli olarak her bir işlem bloğunu teyit edip doğrulamasıdır—yani her bir bloğa, hangi madencinin kazdığı hakkında herhangi bir bilgi sahibi olmaksızın güvenebilirsiniz. 

Son olarak, Bitcoin birbirine eşit birimlere sahiptir, yani bir tanesinin diğerine karşı değer bakımından farkı yoktur ve hepsi aynı kıymettedir. Bu durum, takas prosesini sadeleştirir ve bu birimlerin birden fazla konumda ve piyasada değiş tokuşuna izin verir. 

Bitcoin’in tüm bu yönleri bir araya geldiğinde insanlara finansal özgürlük gücünü sağlamakta, dünya çapında insanların BTC’yi değer saklama aracı olarak kullanmasına izin vermektedir. 

Varlık koruma amacıyla kriptoyu kullanmak

Geçen birkaç yıl boyunca kriptonun adaptasyon bakımından büyüdüğünü gördük. Bu devam ettikçe, daha sıklıkla gerçek kullanım durumlarının ortaya çıktığını göreceğiz, bu sayede dijital varlıkların yalnızca yatırım amacıyla kullanıldığı günleri geride bırakmış olacağız. Kişiler-arası (P2P finans), kriptoyu yeni bir seviyeye getirmiş ve kullanıcıları yeni olasılıkların heyecanına sokmuştur—buna daha hızlı ve daha yönetilebilir ödemeler yapmak, daha ucuz şekilde ödemeleri gerçekleştirmek ve evet, varlığınızı korumak da dahildir. 

Kriptonuzu uygun bir para rezervi olarak kullanabilirsiniz. Finansal felaket dönemlerinde, kenarda para rezervinin olması her zaman işleri kolaylaştıracaktır—ve kripto, bu amaca uygun bir seçenek olabilir. Blok zincirin güvenilir ve şeffaf olması, tüm kullanıcıları için güvenli ve güvenilir bir ortam sağlamaktadır ve kriptoların herhangi bir coğrafi sınırı yoktur, fonların dünyanın herhangi bir yerinden gönderilip alınmasına izin vermektedir. 

Paranızı kriptoda tutmak ayrıca paranızı hiper enflasyondan da koruyabilir. Diyelim ki ülkenizin para birimi aşırı enflasyon durumu yaşıyor olsun ve paranızın değeri de gün geçtikçe düşüşe devam etsin. Paranızı kriptoya dönüştürmek suretiyle, paranızı daha fazla değer kaybına karşı koruyabilirsiniz (ve kriptonun fiyatı yükselirse para kazanmanız bile mümkündür). 

Karanlıkta bir ışık

Karanlıkta bir ışık

Mesele politik ve ekonomik olarak çalkantılı dönemlerde paranızı korumak olduğunda, kripto gerçekten de eşsiz bir kurtarıcı olabilir. Dünyanın büyük bir bölümünün halen daha banka erişimi söz konusu değildir ve bu durum, problemler ortaya çıktığında bu insanlar için devasa bir problem teşkil edebilir. Kripto, bu insanlara bir çıkış yolu sunmaktadır—uygun bankacılığa ve küresel serbest ticaret sistemine erişim sağlayan bir finansal pasaport olmaktadır.  

Sorunlardan çıkış yolu bulmaya çalışan pek çok Kolombiyalı için bu bir kurtuluş yolu olmuştur. Kişiler-arası (P2P) finansın faydalarını ilk elden deneyimlemek suretiyle kendilerini tekrar toparlayabilmeleri ve finansal özgürleştirme yoluyla yeni faydaların keyfini sürmeleri mümkün olmuştur. 

Kripto ile ilgili en büyük yanlış algılardan birisi, kriptonun “birinci dünya (gelişmiş ülkeler)” ile ilgili olduğudur, ama aksine, adaptasyonda daha fazla açıklık sağlayan, gelişen ülkeler olmuştur. Bu ülkeler, kriptonun yalnızca yatırım için olmadığını kanıtlayan ülkelerdir; kripto hem hayatta kalmanın, hem de varlıklı hale gelmenin yolu olabilmektedir.  

Politik veya ekonomik kargaşa bir ülkeyi kasıp kavuruyorken insanlar meseleleri kendi kontrolleri altına almak zorunda kalır. Kripto paralar, gücü insanlara geri vermek suretiyle insanlara bir şekilde karşı mücadele gücü sağlamaktadır. Bu dijital varlıklar, insanlara hak ettikleri finansal kontrol olanağını sunmaktadır ve bu konu, kalpten bir bağlılıkla değerlendirmeyi hak etmektedir.